Günümüzde, hastalarımızın çoğu cerrahi işlemlerden ziyade iyileşme süreci olmayan ve hemen iyi sonuç veren ameliyatsız uygulamaların yapılmasını isterler. Yaygın medya ve reklam söylemleri öğle yemeği arasında yüz gençleştirme operasyonu ya da yalnızca 48 saat içerisinde eski haline dönebilecekleri invaziv cerrahi işlemlerin gerçekleştirebileceklerini vaat eden gerçekçi olmayan bilgilendirmeler yapar. Genç yüz görünümünün cazibesi ile genç hastalar bile yüz gençleştirme ve vücut şekillendirme için bize başvurmaktadır.

Minimum tedavi süresi ile hemen iyileşmeyi isteyen hastalar için cerrahi olmayan estetik uygulamalardan birini seçebiliriz. Bu işlemleri kozmetik tedaviler olarak isimlendirebiliriz. Deri insizyonu olmadan gerçekleşen herhangi bir işlem bu kategoriye girer. Daha sonra bu işlemleri tamamen noninvaziv işlemler ve iğne ya da lazerin deriye uygulandığı minimal invaziv işlemler olarak ikiye ayırırız. Bu önemli bir ayrımdır çünkü bence yüz ile ilgili uygulamalardan, hafif peeling ve cilt bakımı gibi tamamen non invaziv işlemler estetiysen ya da güzellik uzmanları tarafından uygulayabilirken, Botoks, dolgu enjeksiyonları ve lazer tedavileri gibi daha invaziv işlemler mutlaka uzman hekim tarafından klinik ortamlarda gerçekleştirilmelidir. Bazı hastalar iğneyi gördükleri anda bayılabilir ve nadiren de olsa uygulanan materyale ani alerjik reaksiyon gösterebilir; bunlar tıbbi bir çevrede baş edilmesi kolay sorunlardır.